
Ne güzel bir başlık değil mi? Hepimizin, umarım bu sefer güzel bir yıl yaşarım diyerek çesitli dileklerle yeni yıla girdigimiz saniyelerde yapmaya başladığımız ve sonrasında uzatarak bu dileği tüm yıla, hatta hayata taşıdığımız bir cümledir bu... 2006 yapımı bu filmi izlerken ben, belki de o her zaman özenerek baktığım doğayla bütünleşik hayatı görmemden, hatta profesyonel iş hayatı adı altında gayet anti profesyonel yaşadığımız, ve tüm duygularımızı, doğayla olan özlemimizi ötelediğimiz hayata özendiğimden, filmden inanılmaz keyif aldım. Hani şu ortaokul dönemlerinde, nedeni bilmediğimiz bir şekilde bize inanılmaz bir gaz ve sevinç veren "Pretty Woman" filminin anlaşılmaz etkisi gibi birşey. Hiç unutmuyorum, filmi izledikten sonra, sanki ben de hayatkadınıymışım da kurtuluş yolumu bulmuşum gibi, ertesi gün adımlarım çok daha mutlu ve hızlı yürüyordu. Hayattaki süprizlerin bir göstergesiydi sanki o film. Hala aynı mutluluğu yaşarım.
İşte bazı filmler, gaz müzik olmasa da arkasında, size o gazı verir ya. Tıpkı "Im Juli" de aldığım o haz gibi.. Aşk her yerde kazanıyor belki de.. Ya da heyecan diyelim..
İşte 2006 yapımı Ridley Scott'un yönettiği bu romantik filmde, başrollerde özellikle Akıl Oyunları(2001), Gladyatör (2000) veYaşam Kanıtı (2000) filmlerinde beğendiğim Russel Crowe oynuyor. Keyifli seyirler diliyorum...
Bu arada romantik filmler mi azaldı, bana mı oyle geliyor??
4 yorum:
Ben pek romantik ve romantik komedileri sevmem. En azindan Hollywood tarzi olanlari. Ama Love Actually benim en sevdigim ve en cok seyrettigim filmlerin basinda gelir. Kadro da iyi ayrica :)
Love Actually'e de bayılmıstımm.Bana kesinlikle arada romantik filmler iyi geliyor :) Bunye arada istiyor sanırsam.
ee hadi ama daha sık yaz :)
bak söz dinledim :)
Yorum Gönder